gönülsüz

gönülsüz
1.
1) скро́мный, неприхотли́вый, непритяза́тельный
2) кро́ткий, смире́нный
2.
неохо́тно, не́хотя, понево́ле, про́тив во́ли

gönülsüz namaz göğe çıkmaz или gönülsüz namaz göklere çıkmaz или gönülsüz namaz göğe ağmaz или gönülsüz namaz göklere ağmaz — погов. нама́з понево́ле (про́тив во́ли) до не́ба не дойдёт

gönülsüz yenen aş, ya karın ağrıtır ya baş — погов. наси́льно мил не бу́дешь (букв. от неохо́тно съе́денной пи́щи заболи́т и́ли желу́док, и́ли голова́)


Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Смотреть что такое "gönülsüz" в других словарях:

  • gönülsüz — sf. 1) Gönlü olmadan, isteksiz yapılan 2) zf. Gönlü olmadan, istemeyerek Birleşik Sözler gönüllü gönülsüz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller gönül verme evliye, eve gider unutur gönülsüz namaz göğe ağmaz gönülsüz yenen aş, ya karın ağrıtır ya baş …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönülsüz namaz göğe ağmaz — isteksiz yapılan bir işten hayır gelmez anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönülsüz yenen aş, ya karın ağrıtır ya baş — istenmeyerek yapılan işlerden kötü sonuçlar ortaya çıkar anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönüllü gönülsüz — zf. Yarı istekli yarı isteksiz olarak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bali — gönülsüz iş yapma …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • eğmene — gönülsüz ve çok ağır tarzda …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • eymene meşmene — gönülsüz çok ağır tarzda …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • meşmene — isteksiz, gelişigüzel yapılan iş, gönülsüz hatalı yapılan iş gönülsüz ve çok ağır tarzda …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • gönüllü — sf. 1) Bir işi yapmayı hiçbir yükümlülüğü yokken isteyerek üstlenen Yabancı dil bildiği için de Kore ye gönüllü olarak göndermeye kalkmışlardı. Ç. Altan 2) Çok istekli Henüz nizamiye ve gönüllü taburların neferleri dağılmamıştı. Ö. Seyfettin 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • isteksiz — sf. 1) Bir işi yapmaya isteği olmayan, gönülsüz İsteksiz gözlerle listeye şöyle bir baktı. Ç. Altan 2) zf. İsteksizce Güneş de bu duman yığınının içine dalıyor, isteksiz kaybolup gidiyor. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kerhen — zf., esk., Ar. kerhen 1) Tiksinerek, iğrenerek 2) İstemeyerek, istemeye istemeye, gönülsüz olarak …   Çağatay Osmanlı Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»